Unlu Gıda Bağımlılığı


Günümüzdeki buğday, insanoğlunun on binlerce yıldır tanıdığı buğday değil...

Hele hamur için eklenen katkı maddeleri de işin içine girince, insan vücuduna yarar-zarar dengesi ciddi ölçüde bozulabiliyor.

Kişiler arası minik genetik farklılıklar nedeniyle bu denge veya dengesizlik, bazen sorun oluşturmazken, çoğu zaman tüm sağlığı bozan bir sabotajcı olarak karşımıza çıkıyor.

Buğday ve diğer tahıllar, içlerindeki gluten nedeniyle zarar veriyor olmasaydılar bile, glisemik indeksleri yüksektir. Yani, şeker gibidirler, bol kalori verirler... Yakamayacağınız kadar... Ve vücut sonra lazım olur diye bu enerjiyi depolar. Yağ dokuları tepe tepe dolunca, koyacak yer kalmayınca bulabildiği tüm hücrelere (örneğin karaciğer) yağ depolamak zorunda kalır. Sonucun tıbbi adı yağ zehirlenmesi...

Öte yandan tüm glisemik indeks yüksek besinler gibi tahıllar da yersen-acıktırıcı özellikleri dolayısıyla tekrar tekrar yeme arzusu oluştururlar. Öyle olunca da, uyuşturucu bağımlılığı gibi, ye-acık, ye-acık kısır döngüsü kurulur. Diyet yapmak zorlaşır. Veee, ipin ucu kaçar. Artık obeziteye teslim olursunuz.